Tuesday, January 17, 2012

Fa-Re-Mi?

Eveeeet, bebekti cocuktu ne yazayim demistim en son degil mi? Sopasi yok iste ayni gun yuzyil anlatacak konu cikti hanemize. Hikayemiz hala sonlanmis degil ama anlatmaya baslayalim bakalim.
Malum nedenlerle gundelik hayatima geceleri vampir gunduzleri zombi olarak devam ettigim su gunlerde pek olagan gecenin bir koru kalkmalarimdan birinde mutfakta olagandisi bir seyler hissettim. Bir garip his filan degil bildigin tikirti pitirti filan. Sesin kaynagi firin dolaylari olunca her zamanki gaz basinci tikirktilaridir dedim gectim. Sonra, gecelerden bir gece, sabaha karsi ev turumu tamamlamak uzere mutfaga girdim, es zamanli olarak 'bir sey'de ocak ustunde duran caydanligin altindan ocak araligina girdi. Yaziiiik, acele etti belli ki kafasi mi kuyrugu mu bilmem pit diye caydanliga carpti. O an bunu dusunmedim tabii. Uykusunun en tatli yerine dalarak, evin erkegini mutfaga surukledim. Allasen bi bak, kesin 'bi sey' var derken gozluklerimi takip tahmin ettigim seyi kendim gormemekte israrciydim. Vel hasil Ratatui'den ufak, Jerry'den sevimli dostumuz biz kapidan mutfagi gozetlerken babasinin tarlasinda gece gezmesine cikmis gibi cikti caydanligin altindan. Bizde film koptu tabi..
Boyle seyler hep annelerin filan basina gelir halbuse. Evinde fare kovalayacak kadar buyumusum haberim yok. Sabahi zor ettik. Apartmanin bocekcisi varmis megersem. Edvardo. Cagirdik, geliyorum dedi. Ninja kaplumbagalarin Splinteri gibi bir adam. Bond cantasiyla geldi. Isini ciddiye aliyor belli ki.. Olayi anlattik, yeri tarif ettik. Cesurmus baya Jerry, normalde firin ustu kadar yuksege cikmaz bunlar, dedi Edvardo. Firini one ceker cekmez bizim Jerry disari atti kendini. Git bi saklan di mi? Hem cesur hem mal. Edvardo fareden daha mal cikti. Elinin altindaki fareyi duvardaki delige geri kacirdi. Deligi kapatti. Is tamam dedi. Cok ikna olmadim ama el mahkum. Mutfaksiz nereye kadar?
Ayni gun mutfagi dezenfekte ettik. Oh dedik yarin da dolap iclerini yikamaya baslariz yavas yavas.. Aksam oldu. Yatmadan mutfagi bir dinliyeyim dedim espriyle karisik. Parmak ucumda yaklastim kapisina, uzak kosedeki firina dogru uzattim kulagimi dinliyorum derken ayak parmagmin ucunun dibinde hareket eden 'bir sey'... Sonrasini hatirlamiyorum... Muhtemelen fare de hatirlamiyordur. Zira kendini bir kosu buzdolabinin altina atti.
Sabaha kadar koltugun en tepesinde oturup internetten kiralik daire aradim. Uygununu bulsam ertesi gun tasinacaktim.
Piskin Edvardo ayni cok bilmis edayla geldi sabah. Hani delige kovalamistin sopaynan? yine cikti kacmasam ustume basacakti suursuz, der gibi baktim. Koku bascavusun eseginden mi geliyor, der gibi geri bakti. Firini cekti, onceki gun kurdugu kapana takilmis fare lesini aldi gitti. Bu fare o fare miydi, delikten geri mi gelmisti, yoksa ailecek mutfagimiza mi yerlesmislerdi gibi sorularimi siraladimsa da Edvardo cevap vermedi.
Pesinden yine mutfak dezenfektasyonu. Dolaplarin icini indirmece, silmece, silmece, silmece... Evin diger isleri alip basini gitmece.. Yavrimin uykusu duzeni muzeni bitmece.. Mutfaktan, yemek pisirmekten ve yemekten tiksinmece..
Bitti mi?
Bilmem.
Ben mi?
Artik ayni ben degilim. Paranoyak ile psikopat arasinda bir yerdeyim.

7 comments:

cinar said...

buradan uzak kaldığımda sen de "yavrulandın" demek :) çok tebrik ederim. sağlıklı uzun bir ömrü olur inşallah. vampir cennetine hoşgeldin :)

La Loba said...

Tiksindim ben taa buralardan. Evde bebek varken daha psikopat olur durumlar. Kolaylik versin.

Bezen Hindistan said...

Bizim sitede de siklikla gorulmekteler. En son yan komsumun mutfagina dadanmislardi, ayni sizdeki gibi firinin arkasindaki delikten giriyorlarmis. Orada surekli olarak su yapiskanli zimbirtilardan duruyor artik, arada bir kontrol ediyorlar. Deigi de olabildigince kapattilar. Bir suredir gozukmuyorlar bakalim. Gecmis olsun, cikmaz umarim bir daha. Bizim garaji ev bellediklerinde googlela kafa kafaya vermistik, taze naneden hoslanmadiklarini okumustum bir yerde. Nane bahcesinde cevirdiydim sonrasinda garaji. Ne kdar ise yaradi bilmiyorum ama aklinda olsun.

YILDIZNAF said...

Gecmis olsun Mor Koyun'um...Su dunyada herkese ulastim bir sana ulasamadim. Ne zaman gorusecegiz...Beni Nesrin Ergul Yildiz adresinden facebook'dan da bulabilirsin....

Bebisine kocaman opucukler....Allah anali babali buyutsun.....

MorKoyun said...

tesekkurler Cinar ve tesekkur edemedigim diger yorumcular..;)

sagol Lombik, bahaneyle ev sahibimiz mutfagin beyaz esyasini yeniledi. kullanmam o firini bir daha dedim, icat edildigi model firinimiz gitti yenisi geldi. ha fare tedirginligi bitti mi, yok anca tasinirsak:)

o yapiskan seylerden biz de dosedik mutfaga gel gor ki fare disinda herkes basti ustune:))) aliskanlik oldu artik 'hay anani..' sesi geliyor mutfaktan biliyoruz ki biri yapisti ustune:))) biz ayagimizi kolayla kurtariyorsak fare nasil yapisip kaliyor onu da merak ediyorum aslen:)

Yildiznafcim tesekkur ederim amin:) seni kolayla bulabilirim belki ama bemim facebook hesabim yok.. bir etkinlik olsun bir sikago coskusu olsun gelip bir seni bir pratikanneyi bulacagim hemen ama malum sartlarda evin altindaki starbaksa gidemez oldum:)
kismet diyelim gorusuruz elbet:)

MorKoyun said...

ust yorumdaki kolayla'lri kolayca'yla degistiriyoruz ok

ayçobanı said...

Ah benden iyi kimse bilemez bu fare maceralarini!! Hayir bizimkiler kendi gelen cinsten de degil, cebren ve hile ile Bulut tarafindan getiriliyorlar... En son sisko kosamayan bir tarla faresini kovaladik. Sadkin oyle sisko ki Bulut ayni gun ayni fareyi 2 kere daha getirdi... Simdilik asayis berkemal, bakalim nereye kadar...